Lojistik sektörü, gelecek birkaç yıl içinde büyük değişimlere tanıklık ediyor ve hızla dijitalleşen sektörde lojistik teknolojilerine yapılan yatırımların 100 milyar doların üzerine çıkması bekleniyor.
Lojistik firmaları, önümüzdeki birkaç yıl içinde önemli dönüşümler geçirecekken, lojistik teknolojilerine yapılan yatırımlar da 100 milyar doların üzerinde olması bekleniyor. Önde gelen lojistik ve kargo şirketleri arasında J.H. Robinson, DHL, Maersk, UPS ve FedEx gibi şirketlerin, lojistik teknolojilerine milyarlarca dolarlık yatırımlar yaptığı gözlemlenmektedir. Bu alanda faaliyet gösteren birçok şirket, risk sermayesi şirketleri kurarak bu trende ayak uydurmuştur. Ayrıca, WalMart, Ikea gibi perakende devleri ile Shell, BP, Saudi Aramco gibi enerji devleri de yeni teknolojilere yatırım yaparak “start-up avcısı” konumunda bulunmaktadır. Bu doğrultuda, yenilikçilik kaynağı olan start-up’lar da büyük ilgi görmektedir.
LOJİSTİK TEKNOLOJİLERİNİN GELECEK VADEDEN 7 ALANI
“Tırport’la 2022’ye Bakış” adlı bir rapora göre, lojistik teknolojileri dünya genelinde 7 alanda büyük potansiyele sahiptir. Bu alanlar mobilite, görünürlük ve dijital filo yönetimi, gömülü lojistik teknolojileri, robotik, depo otomasyonları, tedarik zinciri ve akıllı teslimat teknolojileri, veri analitiği ve otonom sürüş teknolojileri olarak sıralanmaktadır.
HIZLI UYUM VE ADAPTASYON YENİ TEKNOLOJİLERDE ÖNEMLİ
Tırport Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Akın Arslan, yeni teknolojilerin hızla adapte edilerek yaygınlaştırılmasının ve iş gücünün bu teknolojiye uyum sağlayacak şekilde geliştirilmesinin, sektörde rekabet avantajı sağladığını belirtmektedir. Gelişen teknolojiler sayesinde, kara-deniz-hava-demiryollarını entegre eden intermodal çözümler ön plana çıkmaktadır. Arslan, son 10 yılda özellikle pandemi döneminde intermodal çözümlere olan talebin büyük ölçüde arttığını ve Hazar Denizi üzerinden konteyner hareketinin son 2 yılda önemli bir artış gösterdiğini ifade etmektedir. Yapay zeka destekli çözümler ve dijital platformlar aracılığıyla rezervasyon, optimizasyon ve erişilebilirlik gibi konuların önemli ölçüde geliştiğini vurgulayan Arslan, Tırport’un yerli ve global yatırımcıların ilgisini çektiğini ve lojistiğin uçtan uca dijital olarak yönetilmesine imkan sağladığını belirtmektedir.
Akın Arslan, pandemi döneminin lojistik sektöründeki dijitalleşmeyi hızlandırdığını ve bu dönemde gerçekleşen inovasyonlar, uçtan uca operasyon yönetimi ve gerçek zamanlı konum-tabanlı nakliye raporlaması gibi dönüşümlerin sektördeki dijitalleşme çalışmalarını birkaç yıl öne taşıdığını ifade etmektedir. Geleneksel lojistik yönetiminin temelden değişmeye başladığını söyleyen Arslan, Tırport gibi şirketlerin gerçek-zamanlı, konum-tabanlı, akıllı lojistik çözümleri sunabilen ve tüm intermodal çözümleri aynı platformda destekleyebilen dijital teknolojilerin ön plana çıkmaya devam ettiğini belirtmektedir.
